Granatlar büyüleyici ve kullanışlı minerallerdir. Yerin derinliklerinde yüksek basınçlarda oluştuklarından yoğun ve sert olup bu özellikleri nedeniyle mercek, metal, ahşap hatta derilerin parlatılmasında aşındırıcı olarak kullanılır. Türkiye`de yüzeyleyen kayalarda granat mineralleri yaygınca bulunmaktadır. Bu da dünyada Türkiye`yi granat endüstrisinde önemli kılmaktadır
Genel olarak geçmişte neler olup bittiğini günümüz dünyasına anlatmaya çalışan Jeoloji bilimi içinde gelişen en önemli alanlardan birisi mineralojidir. Mineraloji bilimi kayaçlar içerisinde bulunan minerallerin incelenmesi ile ortam koşulları hakkında fikir sahibi olmamıza yardımcı olur. Bu bağlamda bugüne kadar yürütülen çalışmalarda yaklaşık 3000 kadar mineral türü tespit edilmiştir. Mineraloji gibi bir diğer önemli bilim dalı ise gemolojidir. Süstaşları bilimi olarak basitçe tanımlanabilen gemoloji, mineralojinin yeni bir alt disiplini sayılabilir. Gemoloji, bu yüzyılın başlarında bilimsel bir karakter kazanmaya başlamış, bugün bütün dünyada mücevher sektörüne doğrudan hizmet eden, değerli ve yarı değerli minerallerin yanı sıra süstaşı malzemesi yapılabilecek bazı kayaçlar ve organik materyalleri inceleyip tanımlayabilir, kalitesini arttırabilir ve sentetiğini üretebilir duruma gelmiştir
Kültürel jeoloji son yıllarda doğan ve hızla gelişen bir yerbilimi dalıdır. Bilimde zaman içinde yeni araştırma alanlarının ortaya çıkması ve artan uygulamalarla sistemleşip kendi başına, bağımsız bir dal halini alması sık rastlanan, olağan bir durumdur. Yazıda bunun güzel ve yerbilimcileri yakından ilgilendiren bir örneği olarak Kültürel Jeoloji ve kapsamı tanıtılmağa çalışılacaktır.
Yer bilimcilerin, yerkürenin geçmişi hakkında bilgi edinme gereçleri olan taşların toplumsal önemi, ekseriyetle "ekonomik değer" şeklindedir. Bu "ekonomik" yaklaşım, taşların hem dekoratif, hem de uzun ömürlü olmaları nedeniyle son yıllarda artmış ve "ne cinsten olursa olsun yeter ki taş ocağımız olsun" heyecanıyla tüm ülkeyi delik deşik etmiş, ocak açmayarışı başlamıştır. Ankara civarında andezit bulma işletme çukurları, Denizli`de traverten çıkarma telaşı, Muğla`da `kayraktaşı` avının şiddeti bu durumun en iyi örnekleridir. Aslında günümüzden geriye doğru tüm uygarlıklarda taşlar, özellikle karbonatlı kayaçlar, varolmanın, kalıcı olmanın, insandan sonraki temel maddesi olmuştur. Taşların bu yaygın kullanımı ve kalıcılığı sayesinde, günümüzdeki antik kentler ayakta kalmıştır ve böylece geçmiş dönemler hakkında bilgi elde edinebiliyoruz. Denebilir ki Arkeoloji bilimi varlığım taşlara borçludur.
Herkes tarafından "kızıl gezegen" olarak bilinen Mars: astrolojide erkekliğin simgesi olarak tanımlanmıştır. Romalılar tarafından verilen "Mars" adı, savaş tanrısını simgelemektedir.
Kendisine sırt çeviren akarsulara, uçsuz bucaksız çöllere nispet yaparcasına Tanrı`nın kutsal topraklarında yer alıyor, bununla yetinmeyip büyüyor, büyüdükçe güzelleşip bir şarap gibi yıllandıkça değerleniyor Kızıldeniz...
Yerkürenin yaşı 4,5 milyar yıl olarak bilinirken, genelde yaşamın başlangıcı 3,5 milyar yıl, cyanobakteriler ve stromatolitlerin ortaya çıkışı da 2,5 milyar yıl olarak verilmektedir. Proterozoik`in sonu ve Kambriyen`in başlangıcı olan yaklaşık 580 milyon yıldan bu yana da dünyadaki canlıların sistematiği kurulabilmektedir. Proterozoik döneminde dünyada günümüzden çok farklı atmosfer, hidrosfer ve biyosfer koşulları olduğu kesindir. Örneğin Brezilya`nın itabiritik demir cevherleri, ya da Hindistan`ın gonditeri bambaşka koşullarda oluşmuştur. Bir canlı sistematiği kurulamayan bu dönemde, büyük olasılıkla uzun bir buzul döneminin ardından yerkürenin ısınması ile Kambriyen`de bir fauna patlaması gerçekleşmiştir. Hemen Kambriyen öncesi Vendiyen döneminde çok yaygın olarak Sibirya, Avustralya, İngiltere, Namibya ve Kanada`da bulunan Ediacara faunası dahi sistematiğe dahil edilememektedir.
Birlikte yaşamanın örneklerini çevrenizdeki pek çok canlı türünde gözlemlemek mümkündür. İnsan dünyasında olduğu gibi, hayvanlar aleminde de doğa, canlıları tek başlarına yeter bir şekilde bırakmamıştır. Her canlı, yaşam döngüsünün belirli bir evresinde, amacı ne olursa olsun farklı yaşam şekilleri ile ilişkiye girmek zorunda kalmıştır. Araştırmacılar herhangi bir canlı üzerinde bırakılmış yapılardan, bir odun parçası veya bir duvar üzerinde bırakılmış izlere kadar oluşturulmuş yaşam kanıtlarını dikkatli bir biçimde inceleyerek, geçmiş yaşamın izlerine veya eski bir uygarlığın iklimsel ve deniz seviyesindeki değişime bağlı olarak nasıl davranabildiklerini anlayabilmişlerdir. Birlikte yaşamın en iyi örneklerini denizel canlılarda görmekteyiz. Bir canlının üzerinde veya içinde yaşamak, yaşarken ev sahibi canlıya zarar vermek veya onu sadece konak bir yer olarak kullanmak bu canlı formlarında gözlenir. Hatta larvalarım ev sahibi canlının içine bırakabilen ve orada büyüyüp gelişen canlı formlarına (yengeçlerin abdomen bölgesinde görülen gelişim) ait örneklerin en ilginçlerini denizel canlılar içersinde Saçayaklılar veya diğer bir adıyla Sülükayaklılar (Cirripedia) altsınıfında izleyebiliriz
Belirli bir ülke, bölge veya merkezde, bir zaman dilimi içinde görülebilecek meteorolojik olayların gözlem ve analizlere dayanılarak sübjektif veya objektif yöntemler kullanılarak önceden öngörülme çalışmaları "hava tahmini" olarak adlandırılır.
Yeryüzündeki tüm yaşam biçimleri için vazgeçilmez bir ortam olan atmosfer, birçok gazın karışımından oluşmaktadır. Atmosferi oluşturan ana gazlar, azot(% 78.08), oksijen (% 20.95) ve argondur (% 0.93). Daha küçük bir orana sahip olmakla birlikte, dördüncü önemli gaz ise karbondioksittir (%0.03). Atmosferdeki birikimleri çok az olan diğer öteki gazlar ise, atmosferin kalan bölümünü oluşturur. Atmosferdeki gazlar gelen güneş ışınımına karşı geçirgen, buna karşılık geri salınan uzun dalgalı yer ışınımına karşı daha az geçirgendir. Bu nedenle Yerküre`nin beklenenden daha fazla ısınmasını sağlayan ve ısı dengesini düzenleyen bu doğal süreç sera etkisi olarak adlandırılmaktadır.
Granatlar büyüleyici ve kullanışlı minerallerdir. Yerin derinliklerinde yüksek basınçlarda oluştuklarından yoğun ve sert olup bu özellikleri nedeniyle mercek, metal, ahşap hatta derilerin parlatılmasında aşındırıcı olarak kullanılır. Türkiye`de yüzeyleyen kayalarda granat mineralleri yaygınca bulunmaktadır. Bu da dünyada Türkiye`yi granat endüstrisinde önemli kılmaktadır.